Duygusal Zeka çalışmalarına başlamadan önce, tam olarak konuyu ve yararlarını anlamak gerekiyor.
Duygusal Zeka'ya sahip olmak, liderler için başarılı sonuçlar elde etmede önemli bir rol oynayan ortak çalışmanın temel bir unsurdur.Yönetici ve eğitici koçluk seansları sırasında edindiğimiz deneyimler, bu unsuru genellikle "kişisel denetim" olarak adlandırmaktadır.
Duygusal zeka çalışmaları aslında hem kendimiz hem de iş yerindeki kariyerimiz için oldukça önemlidir. Liderlik alanındaki önemli isimlerden olan Gary Yukl, "Kendini tanımak, kendi ihtiyaçlarını ve belli olaylar meydana gelmesi durumunda muhtemel reaksiyonları anlamayı ve alternatif çözümlerin değerlendirilmesini kolaylaştırır" açıklamasıyla aslında duygusal zeka çalışmalarına nereden başlanması gerektiğini de paylaşmış oluyor.
Duygusal Zeka kişilerin, kendilerinin ve diğer insanların duygularının farkında olma, farklı duyguların arasındaki farkı anlama ve onları doğru bir şekilde etiketleme; duygusal bilgiyi düşünce ve davranışı yönetmek için kullanma yeteneği olarak açıklanabilir. Bu yetenek, duygusal bilgiyi düşünce ve davranışları yönlendirmek için kullanma becerisini içerir.
Nitelikleri; kişisel farkındalık, kişisel denetim, içsel motivasyon, empati ve sosyal becerileri kapsar. Daniel Goleman bu alanda bir çalışma geliştirmiştir. Birçok organizasyon her bir boyuttaki gelişiminizi ölçen değerlendirme araçları kullanmaktadırlar. Çalışmalar göstermiştir ki, duygusal zeka birçok alanda bir başarı ölçütü olarak zeka katsayısından çok daha güvenilir bir göstergedir.
Disiplin şu şekilde açıklanır: İnsanları, uyumsuzluklarını düzeltmek için ceza yöntemi kullanarak kurallara veya bir davranış koduna uymaları için çalıştırmak. Disiplin eskiden gıpta ile bakılan bir şeydi. Kavram hem yapısı gereği onurlu hem de onur duyulan bir şeydi.
Oysa ki Duygusal Disiplin şu anda üzerine yeteri kadar düşmediğimiz, ancak ulaşmak istediğimiz sonuçlara bizi götürecek kayıp bir anahtar olabilir. Koçluk yaptığımız liderler duygusal disipline sahipler ve bunun da, onların her zaman canlarının istediği şeyleri yapmadıkları ya da söylemek istedikleri şeyleri her istedikleri zamanda söylemedikleri anlamına geldiğini öğrendim. Kızmakta sonuna kadar haklı oldukları konularda bile sinirle tepki vermiyorlar. Yapmaları gereken işleri kendi istedikleri zaman değil, daha önceden kendileri için planladıkları zamanda yapıyorlar.
Duygusal disipline sahip liderler karşılarına zorlu bir karar vermeleri gereken durumlar çıktığında, arkalarını dönüp kaçma içgüdüsüne kapılırlar, ama yine de bunu yapmazlar. Başkaları oturduğunda onlar ayağa kalkar, eleştirilerin ve bazen de ciddi sonuçların karşısında durup kendi doğrularını söylerler.
Aşağıda, DISC davranış tarzlarına aşina olanlar için, her tipin bu konularda hangi yönden yetersizlikler yaşabilecekleri konusunda örnekler mevcuttur:
Hakimiyetçiler: Üzerinde çok fazla düşünmeden, kendilerine aşırı özgüvenli bir şekilde, tam olarak akıllarına geleni söyleme içgüdüsünde olabilirler. Söyledikleri şeyleri içgüdüleri yönetebilir ve söylediklerinin takım üyelerine etkilerini çok fazla düşünmeyebilirler.
Etkileyiciler: Olası bir çatışmaya yol açacağını ya da insanlarla olan ilişkilerini olumsuz olarak etkileyeceğini düşündüklerinde, gerekli olan konuşmalardan veya durumlardan kaçınabilirler.
Dengeliler: Fikirlerini saklama veya fikirlerinin çok da önemli olmadığına inanma içgüdülerine sahip olabilirler. Ayrıca, başkalarına iş delege etmek yerine tüm iş yükünü kendi üzerlerine alma içgüdüsüne sahip olabilirler.
Kuralcılar: İletişim kurmamayı tercih edebilirler. Kuralcılar başkalarının fikirlerini soruşturmak yerine, ofislerinde otururken sahip oldukları “düşünme zamanlarında” daha rahat olabilirler.
Duygusal disiplin kurallarına uyulmadığında hem liderleri, hem takımları hem de organizyonu etkileyen sonuçlar ortaya çıkacaktır. Bu sonuçların arasında takımlarının onlara olan saygılarını ve güvenlerini kaybetmesi de vardır ki sadece bununla sınırlı değildir.
Duygusa zeka çalışmalarına başlamak için bu hafta ekip içinde tartışabileceğiniz 3 soru:
İşinizin hangi alanlarında duygusal zekanın güçlü yanlarını sergilediğinizi düşünüyorsunuz? İş bitirme tarihlerine, kendi içinizde ve/veya dış etkenlerden kaynaklanan engellere rağmen sadık kalabiliyor musunuz?
İşinizin hangi alanında daha fazla duygusal disipline ihtiyaç duyuyorsunuz? Kendinizi ve ekibi daha ileriye götürecek anlamlı konuşmalara konuşmalara yönelmeniz gerekiyor mu?
Ekip daha disiplinli olmak için hangi alanlarda yardım ihtiyaç duyuyor? Sabahları coşkuyla yapacağınız en zor işleri halletmek sizin için zor mu? Ekibi motive etmek ve doğru konusunda kim veya kimler yardımcı olabilir?
Comentarios